Tüm dinler temelde takipçilerine iyi işler yapmayı öğretir. Bir kişi neden sadece İslam'ı takip etmelidir? Herhangi bir dini takip edemez mi?

İslam ile diğer dinlerin çoğu arasındaki temel fark
Tüm dinler temelde insanlığı doğru olmaya ve kötülükten kaçınmaya teşvik eder. Ancak İslam bunun ötesine geçer. Bizi doğruluğa ulaşmanın ve kötülüğü bireysel ve kolektif yaşamlarımızdan uzaklaştırmanın pratik yollarına yönlendirir.

İslam, insan doğasını ve insan toplumunun karmaşıklığını dikkate alır. İslam, Yaratıcının Kendisinden gelen bir rehberliktir. Bu nedenle İslam, Din-ül Fıtrat (insanın doğal dini) olarak da adlandırılır.

Örnek - İslam bize hırsızlıktan kaçınmamızı emreder ve ayrıca hırsızlığı ortadan kaldırmanın yöntemini belirler
a. İslam, hırsızlığı ortadan kaldırma yöntemini öngörür
Tüm büyük dinler hırsızlığın kötü bir eylem olduğunu öğretir. İslam da aynı şeyi öğretir. Peki İslam ile diğer dinler arasındaki fark nedir? Fark, İslam'ın hırsızlığın kötü bir şey olduğunu öğretmesinin yanı sıra, insanların hırsızlık yapmayacağı bir sosyal yapı oluşturmanın pratik bir yolunu göstermesinde yatmaktadır.

b. İslam Zekatı öngörür
İslam, bir Zekat sistemi (yıllık zorunlu sadaka) öngörmektedir. İslam hukuku, nisap miktarını aşan, yani 85 gram altından fazla birikimi olan her kişinin, her kameri yılda bu birikimin 2,5%'sini sadaka olarak vermesini öngörür.

Eğer dünyadaki her zengin insan zekâtını samimiyetle verseydi, yoksulluk bu dünyadan silinirdi. Tek bir insan bile açlıktan ölmez.

c. Hırsızlığın cezası olarak ellerin kesilmesi
İslam, suçlu bulunan hırsızın ellerinin kesilmesini öngörür. Yüce Kur'an Maide Suresi'nde şöyle der:
"Hırsızlık eden erkek veya kadının ellerini kesin; bu, işledikleri suça karşılık Allah'tan ibret verici bir cezadır; Allah'ın gücü her şeye yeter, hikmet sahibidir."
[Al-Qur'an 5:38]
Gayrimüslimler şöyle diyebilir: "20. yüzyılda el kesmek mi? İslam barbar ve acımasız bir din!"

d. İslami Şeriat uygulandığında elde edilen sonuçlar
Amerika'nın dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri olduğu varsayılır. Ne yazık ki, aynı zamanda en yüksek suç, hırsızlık ve soygun oranlarından birine sahiptir. Amerika'da İslam Şeriatının uygulandığını, yani her zengin kişinin Zekat verdiğini (her kameri yılda 85 gram altının üzerindeki birikiminin 2.5%'sini hayır kurumlarına bağışladığını) ve hüküm giymiş her hırsızın ceza olarak ellerinin kesildiğini varsayalım.

Amerika'da hırsızlık ve soygun oranı artacak mı, aynı mı kalacak, yoksa azalacak mı? Doğal olarak azalacaktır. Dahası, böylesine katı bir yasanın varlığı pek çok potansiyel hırsızı caydıracaktır.

Bugün dünyada gerçekleşen hırsızlık miktarının o kadar büyük olduğunu kabul ediyorum ki, tüm hırsızların ellerini keserseniz, elleri kesilecek on binlerce insan olacaktır. Burada önemli olan nokta, bu yasayı uyguladığınız anda hırsızlık oranının derhal düşecek olmasıdır.

Potansiyel soyguncu uzuvlarını tehlikeye atmadan önce ciddi bir şekilde düşünecektir. Sadece ceza düşüncesi bile soyguncuların çoğunu caydıracaktır.

Soygun yapanların sayısı çok az olacaktır. Dolayısıyla, sadece birkaç kişinin eli kesilecek, ancak milyonlarca kişi soyulma korkusu olmadan huzur içinde yaşayacaktır. Dolayısıyla İslam Şeriatı pratiktir ve sonuç verir.

Örnek olarak: İslam kadınlara taciz ve tecavüzü yasaklar. Tesettürü emreder ve hüküm giymiş bir tecavüzcü için idam cezası öngörür.

a. İslam, taciz ve tecavüzü ortadan kaldırmak için bir yöntem öngörüyor
Tüm büyük dinler kadınlara yönelik taciz ve tecavüzü büyük günah olarak ilan eder. İslam da aynı şeyi öğretir. O halde İslam ile diğer dinler arasındaki fark nedir? Aradaki fark, İslam'ın sadece kadınlara saygı gösterilmesini öğütlememesi ya da taciz ve tecavüzü ciddi suçlar olarak görüp nefret etmemesi değil, aynı zamanda toplumun bu tür suçları nasıl ortadan kaldırabileceğine dair açık bir rehberlik sunmasıdır.

b. Erkekler için tesettür
İslam'ın bir tesettür sistemi vardır. Yüce Kur'an önce erkekler için sonra da kadınlar için tesettürden bahseder. Erkekler için hicap aşağıdaki ayette belirtilmiştir:
"Mü'min erkeklere söyle, bakışlarını kıssınlar ve ırzlarını korusunlar; bu, onlar için daha temiz bir davranıştır ve Allah onların bütün yaptıklarından haberdardır."
[Al-Qur'an 24:30]
Bir erkek bir kadına baktığı anda, aklına arsız ya da utanmaz bir düşünce gelirse, bakışlarını indirmelidir.

c. Kadınlar için tesettür
Aşağıdaki ayette kadınlar için tesettürden bahsedilmektedir:
"Mümin kadınlara da söyle: Bakışlarını kıssınlar, ırzlarını korusunlar; güzelliklerini ve süslerini (normalde) görünmesi gerekenden başkasına göstermesinler; örtülerini göğüsleri üzerine salsınlar; kocaları, babaları, kocalarının babaları ve oğulları dışında güzelliklerini açığa vurmasınlar...."
[Kur'an 24:31]

Bir kadın için tesettürün kapsamı, tüm vücudunun örtülmesi gerektiğidir. Sadece yüz ve bileklere kadar eller görülebilir. Eğer örtünmek istiyorlarsa bu kısımları da örtebilirler. Ancak bazı İslam âlimleri yüzün dahi örtülmesi gerektiği konusunda ısrarcıdır.

d. Tesettür tacizi önler
Allah'ın kadınlar için hicabı farz kılmasının nedeni Kuran'da Ahzab Suresi'nin aşağıdaki ayetinde belirtilmiştir:

"Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü'min kadınlara söyle: (Dışarı çıktıklarında) dış elbiselerini üstlerine alsınlar; bu, onların tanınmaları ve rahatsız edilmemeleri için en uygun olanıdır. Ve Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir."
[Kur'an 33:59]

Kur'an, tesettürün kadınlara mütevazı kadınlar olarak tanınmaları için emredildiğini söyler; bu onların tacize uğramalarını önleyecektir.

e. İkiz kız kardeşler örneği
İkiz olan ve eşit derecede güzel olan iki kız kardeşin bir caddede yürüdüğünü varsayalım. Biri İslami tesettür giyiyor, yani yüz ve bileklere kadar eller hariç tüm vücut kapalı, diğer ikiz ise mini etek veya şort giyiyor. Köşede, bir kıza sataşmak için fırsat kollayan bir holigan var. Kime sataşacak?

İslami tesettür giyen kız mı yoksa mini etek ya da şort giyen kız mı? Gizlediğinden daha fazlasını ortaya çıkaran elbiseler, karşı cins için dolaylı olarak alay, taciz ve tecavüz için bir cazibedir. Kur'an haklı olarak başörtüsünün kadınların tacize uğramasını engellediğini söylüyor.

f. Tecavüzcüye idam cezası
İslam Şeriatı, tecavüz suçundan hüküm giymiş bir kişi için idam cezası öngörmektedir. Müslüman olmayanlar bu çağda böylesine katı bir ceza karşısında dehşete düşebilir. Pek çok kişi İslam'ı acımasız ve barbar olmakla suçluyor. Yüzlerce gayrimüslim erkeğe ortak bir soru sordum. Diyelim ki Allah korusun, birisi karınıza, annenize ya da kız kardeşinize tecavüz etti ve siz de yargıç oldunuz.

Tecavüzcü önünüze getirildi. Ona ne ceza verirdiniz? Hepsi "Onu öldürürdük" dedi. Bazıları "Ona işkence ederek öldürürdük" diyecek kadar ileri gitti. Eğer karınız ya da anneniz tecavüze uğrarsa, tecavüzcünün öldürülmesini istersiniz. Ama bir başkasının karısına ya da annesine tecavüz edilirse, idam cezası barbarca bir yasadır. Bu çifte standart neden?

g. A.B.D. en yüksek tecavüz oranlarından birine sahip
Amerika Birleşik Devletleri'nin dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri olduğu varsayılır. Bir FBI raporuna göre 1990 yılında 102,555 tecavüz vakası rapor edilmiştir. Raporda ayrıca tecavüz vakalarının sadece 16%'sinin rapor edildiği belirtilmektedir.

Dolayısıyla, 1990 yılında gerçekleşen gerçek tecavüz sayısını bilmek için, bildirilen rakamın 6.25 ile çarpılması gerekmektedir. Bu durumda 1990 yılında gerçekleşen toplam 640,968 tecavüz vakası elde ederiz. Bu toplamı bir yıldaki gün sayısı olan 365'e bölersek, her gün ortalama 1.756 tecavüz olayı olduğunu görürüz.

Daha sonra bir başka raporda ABD'de her gün ortalama 1.900 tecavüz vakası yaşandığı belirtilmiştir. Ulusal Suç Mağduriyet Araştırması Adalet İstatistikleri Bürosu'na (ABD Adalet Bakanlığı) göre, sadece 1996 yılında 307.000 tecavüz vakası rapor edilmiştir. Gerçek tecavüz vakalarının sadece 31%'si rapor edilmiştir. Böylece 1996 yılında 307,000 x 3.226 = 990,322 tecavüz vakası gerçekleşmiştir.

Yani, 1996 yılında Amerika'da her gün ortalama 2,713 tecavüz vakası yaşanmıştır. Her 32 saniyede bir, Amerika'da bir tecavüz gerçekleşiyor. Belki de Amerikalı tecavüzcüler daha cesur oldular. FBI'ın 1990 tarihli raporu devam ediyor ve rapor edilen tecavüz vakalarından sadece 10%'sinin, yani işlenen gerçek tecavüzlerin sadece 1.6%'sinin tutuklandığını söylüyor. Tutuklananlardan 50%'si mahkemeye çıkarılmadan serbest bırakılmıştır. Bu da tecavüzcülerin sadece 0.8%'sinin yargılandığı anlamına gelmektedir.

Başka bir deyişle, bir kişi 125 tecavüz suçu işlerse, tecavüz suçundan ceza alma ihtimali sadece birdir. Pek çok kişi bunu iyi bir kumar olarak değerlendirecektir. Raporda, Amerikan yasalarına göre tecavüz suçu yedi yıl hapis cezası gerektirmesine rağmen, yargılanan bu kişilerden 50%'sinin bir yıldan az hapis cezası aldığı belirtiliyor.

Bir tecavüzcü için, yargıç ilk kez suç işleyenlere karşı hoşgörülüdür. Bir kişinin 125 tecavüz suçu işlediğini ve mahkum olma şansının sadece bir kez olduğunu ve hakimin her seferinde 50% oranında hoşgörü göstererek bir yıldan az ceza vereceğini düşünün!

h. İslami Şeriat uygulandığında elde edilen sonuçlar
İslam şeriatının Amerika'da uygulandığını varsayalım. Bir erkek ne zaman bir kadına baksa ve aklına herhangi bir arsız veya utanmaz düşünce gelse, bakışlarını indirir. Her kadın İslami tesettür giyer,
yüz ve bileklere kadar eller hariç tüm vücut örtülür. Bundan sonra, herhangi bir erkek tecavüz suçu işlerse, idam cezası alır. Soru şu,
Amerika'da tecavüz oranı artacak mı, aynı mı kalacak, yoksa azalacak mı? Doğal olarak azalacak. İslami Şeriat sonuç verir.

İslam'ın İnsanlığın Sorunlarına Pratik Çözümleri Vardır
İslam en iyi yaşam biçimidir çünkü öğretileri doktriner retorik değil, insanlığın sorunlarına yönelik pratik çözümlerdir. İslam hem bireysel hem de kolektif düzeyde sonuçlara ulaşır. İslam en iyi yaşam biçimidir çünkü herhangi bir etnik grup ya da milliyetle sınırlı olmayan pratik ve evrensel bir dindir.