A_muslim_man_happy_feeling_good_enter_heaven

Dünya hayatında insanlar ibadet, din veya çeşitli ritüeller aracılığıyla mükemmellik ve mutluluk için çabalarlar. Ancak gerçek mükemmellik ve mutluluk nihai kaynaktan gelir: Göklerin ve yerin nuru olan Allah'tan gelir.

İnsanların Rablerine olan yakınlıkları ve bu dünyadaki memnuniyet duyguları ne kadar değişken olursa olsun, hiçbir şey Allah'a şahit olmanın - tüm evrenin Yaratıcısını, bu dünyada hidayet ve ahirette güvenlik bahşeden Rabbinizi gerçek ve doğrudan görmenin - eşsiz hazzıyla kıyaslanamaz. Allah şöyle buyurur

"O gün birtakım yüzler Rablerine (Allah'a) bakıp dururlar." (*) (Kuran Çevirisi, Kıyame Suresi, 22:23)

Bu, cennet ehlinin Allah'ın yüzünü net bir şekilde göreceği anlamına gelir ve bu, bir insan için hayal edilebilecek en büyük zevklerden biridir. Bu vizyon, müminlerin bu dünyada aradıkları nihai hedef gibi görünüyor ve ahirette onlar için bir gerçeklik haline geliyor. 

İmanımız ve salih amellerimizle Allah'ı hoşnut etmeye çalışır, O'nun rızasını ve hoşnutluğunu arar, O'nun yüce yüzüyle karşılaşmayı ve O'nu görmeyi arzularız.

Bu vizyon, uzun zamandır beklenen bir sevgiliye, inananların çok değer verdiği bir hayale kavuşmaya benzer. Herhangi bir yokluk ya da ayrılıktan uzak, sonsuza dek sürecek bir karşılaşmadır. Başka hiçbir görüş onunla kıyaslanamaz; müminin kalbine mutluluk ve sevinç aşılayan, onları hoşnutluk ve huzurla dolduran ve kendilerine bahşedilen nimetlerin eksiksizliğini ve mükemmelliğini hissettiren bir görüştür.

Benzer Yazılar