Hayat geçicidir. Ölüm bir son değil, başka bir yere geçiştir.

Ölüm hakkında pek bir şey bilmiyoruz ama sevdiklerimizi sonsuza dek yanımızdan alıp götürüyor! Bir gün onunla bir randevumuz olacak. Teoride ondan kaçmaya çalışırız çünkü can sıkıcı ve korkutucudur ve bundan sonra ne olacağını bilmeyiz.

Ancak ölümden sonra diriltilecek olan ahiretteki ölümsüzlüğün gerçekliğine ve bu ölümün sadece geçici dünya evinden kalıcı dünya saadetine geçişin bir aşaması olduğuna inananlar için daha kritik olabilir. Tek olan Allah'a inananlar ve bu hayatta iyilik yapanlar için cennet vardır.

Bazı insanlar için ölüm bizim algıladığımızdan daha korkunç olabilir çünkü onlar bunun sadece yaşayacağımız bir hayat olduğuna inanırlar (hadi tadını çıkaralım!). Bu amaçla, kendilerini veya başkalarını istismar edebilirler çünkü amaçları, Allah'ın (bu evrenin yaratıcısı) sınırlarına saygı duymalarını sağlayacak bir hesap veya içsel kaygı olmaksızın dünyanın zevklerinin tadını çıkarmaktır. Bu insanlar için ölümden sonraki hayat, ölümden kat be kat daha kötü bir cehennem olabilir.

Bu tek bir hayat değildir. Ahiret, kayıtsızlar için daha zor olabilir çünkü insanların Rabbe yükseldiği günün çetin bir hesabıdır. Ölmezler ya da yaşamazlar.

Öte yandan, inananlar için uzatılmış bir hayat daha vardır ve burada yıllarca süren yorgunluk ve sefaletten sonra telafi için cennete gideceklerdir.

Yüce Allah şöyle buyurur: "Her nefis ölümü tadacaktır. Ve siz ancak kıyamet gününde mükâfatınızı tam olarak alacaksınız. Kim ateşten korunur ve cennete girerse, şüphesiz o kurtuluşa ermiştir; oysa dünya hayatı bir eğlence ve zevkten başka bir şey değildir."

(Kuran Çevirisi; Al-i İmran Suresi, 185. Ayet).

Ölümden sonraki kader ve öbür dünyanın cennetine nasıl girebileceğiniz hakkında konuşmak istiyorsanız, sizi bizimle konuşmaya davet ediyoruz. Sizinle özel mesajlarda tamamen gizlilik içinde daha ayrıntılı olarak konuşacağız. Bize şimdi bir mesaj gönderin!